Vajinismus, bilinçaltı kaynaklı korkuların veya reddin dışavurumudur, kendiliğinden geçmez.
Genelde hastalıkları ‘’bedensel’’ ve ‘’psikolojik’’ kaynaklı olarak basitçe ikiye ayıran insanlar, psikolojik nedenlerle meydana gelen ve bilinçaltı kaynaklı olan, herhangi bir bedensel engeli olmadığı halde ortaya çıkan vajinismus durumunun kendiliğinden geçmesi gereken ‘’psikolojik’’ bir durum gibi algılar. Bu anlayışa göre, mademki bir bedensel engel yok ise, köken ‘’psikolojik’’ ise, kadının bu psikolojik durumu kendi başına çözmesi gerektiği düşünülebilir. Bazen kadının kendisi de bu düşünceye sahiptir. Vajinismus tanısı konulduğunda jinekolog tarafından ‘’bir bedensel engeliniz yoktur, organlarınız tamamen normal’’ dendiğinde, kadın bunu ‘’Sorun bende mi?’’ olarak algılayabilir, ‘’Bir şeyim yok, ama ben yapamıyorum’’ deyip üzülür. ‘’Kendimi zorlayacağım, ne olursa olsun bunu başaracağım’’ diyen kadın, aklı ve iradesi ile sebebini bilmediği bu kasılmaların ve korkunun üzerinden gelmeye çalışır. Başarısız olunca da kendini suçlar ve umutsuzluğa kapılır.
İnsan bilinçaltı kaynaklı ‘’psikolojik’’ problemleri kendisi çözemez. İnsan psikolojisi ciddi bir bilimdir.Tıp ve psikoloji alanlarında eğitimi olmayan, insan davranışı özellikleri ve cinsel davranış özellikleri hakkında eğitimi ve deneyimi olmayan insanların psikoloji kaynaklı sorunlarını çözmesi, bu sorunların üstesinden başarı ile gelmesi beklenemez.
Vajinismus kendiliğinden geçmez. Ancak alanında deneyimli cinsel terapist yardımı ile sorun kolayca çözülür.